ŞERÎAT İSLAM DEMEKTİR

 14 İlahiyatçı çıkıp “ Şeriat islam demek değildir “ demişler. Allah gönderdiği kitaplar şeriat olmasına rağmen, ilahiyat okumuş hocalarımız “ şeriat islam değildir “ diye bildiri neşretmişler. Hem de isimleri gibi kesin bildikleri, hatta başkalarına ders verecek kadar, hatta bilenlerle münazaralar yaparak alt edecek kadar şeriatın islam olduğunu, islamda da şeriat olduğunu bilmelerine rağmen. Bilmemeleri mümkün değildir.

Zaten hemen altında sözlükte ŞERİAT, hukuktur bilgisini vermişler. Dünya da yasalar ifadesinin Arapça da karşılığı şeriat olduğunu da belirtmişler.

Bildirilerinde, bile bile gerçeği örtmüşler ve bile bile, kendilerini dinleyen insanları yanlışa yönlendirmişler.

Yine “İslam’la özdeş bir kavram olarak yansıtmaya çalışmak gerçeğe aykırıdır.” Demişler.

Bugün ülkemizde kime sorsanız hatta sokakta rastgelse insanlara sorsanız, büyük çoğunluğu, şeriat,  islam hukuku, islam kuralları söyler.

Başka dinlerin ve başka memleketlerin kanunları akla gelmez.

Kendi itiraflarıyla dahi şeriat, hukuk demektir. İslam da hukuk yok mudur ? Sadece dualardan ve geçmiş peygamberlerin hayatlarını anlatmaktan mı ibarettir ?

Hayır. Kur’an şeriattır, şeriat kitabıdır yani hukukta vardır K. Kerimde.

Kendileri de bunu itiraf etmişler. “Zira şeriat kurallarının çok azının kaynağı Kur’an ayetleridir”diyerek.

Demek ki Kur’an da aynı zamanda şeriat vardır. Kur’an da ki şeriat yani kurallar, islamdır. İslam kurallardırı. Kur’an kurallarıdır.

Yukarıda ki şeriat islam değildir görüşlerini burada çürütmüş oldular. Yalanlamış oldular.

Her şeriat yani kural Kur’an değildir. Ama Kur’an da ifade edilen kurallar islamdır. Allah’ın koyduğu kurallardır, şeriatıdır.

 “Başka bir deyişle şeriat kurallarının güncel yaşamda insan onuruna yakışır bir karşılığı yoktur. “ diyor ilahiyatçılarımız.

Ülkemizde insanlara dini anlatması için kurulan ilahiyat fakültelerinde ki  hocalarımız, islamın birazını övüp birazını dışlamaları kötü çok kötü bir durum.

İnancı, ibadeti, ahlakı kabul edip, şeriattan ayrı göstermek çok talihsiz bir durum. Şeriat kuralsa. İnançta, ibadette, ahlakta konuların kurallardır ve şeriatın bir parçasıdır.

Bunları şeriattan başka bir şey göstermek yanlıştır.

Bu günkü anlayışa göre tenkit edilen kuralları şeriat olarak görmüşler, islam düşmanlarının anlayışla hareket ederek reddetmişler.

Bildirilerinde tenkit ettikleri bir mesele, Çok eşlilik…. Sanki islam kural olarak koymuş gibi tenkit etmişler. Çok eşlilik yasaklansa bile islama aykırı olmaz. Bunun farkında değiller mi ?

Ruhsat vermesi devletinde mutlaka uygulamasını gerekli kılmaz, kanun olarak koymasını gerektirmez.

Çok eşliliği tenkit edeler, bu gün dünyada tek eşlilik uygulanmasına rağmen, tek eşle yetinmeyen, eşine rağmen veya rızasıyla birden fazla eşle yaşayan insanlar var. Ama imam nikahlı, ama sevgili, ama metres olarak yaşıyor.

Çok eşlilik, “ kabul edilebilir olmaktan uzak ve olanaksızdır “ görüşü yanlıştır. Sosyal hayat zaman zaman bunu gerekli kılıyor.

Normal olmayan, zaten birden fazla eşle yaşayanların resmiyette tek eşli göstermektir.

Normal olmayan tek eşliye mecbur edip, resmi nikahlı olmayan hanımların haklarının korunmamasıdır, mağdur olmasıdır.

Savaşların olması ve erkeklerin azalması sebep olabiliyor.

 El insaf ilahiyatçı hocalar el insaf…

Bildirilerinde tenkit ettikleri bir diğer mesele, kölelik. Sanki İslam kölelik islamın bir esası gibi göstermenizdir.

Kölelik zaten vardı. İslam çok kötü durumda olan kölelerin elinden tuttu.

Her fırsatta kölelerin hürriyetlerine kavuşmalarını teşvik etti. Yani zamanla kaldırılmasına doğru anlayış ortaya koydu.

Bildirilerinde tenkit ettikleri bir diğer mesele, çocuk yaşta evlilik. Çocuk yaşta evliliği islam mı koydu. Hangi ayette ve hadiste “küçük çocuklarınızı evlendiriniz “ diye emir var.

Bildirilerinde tenkit ettikleri bir diğer mesele, haremlik-selamlık. Haremlik-selamlıkta yanlış olan nedir. Erkekler erkeklerle bir arada olması, hanımların kendi aralarında olması fıtra daha uygundur.

 Hastanelerin, okulların, iş yerlerin buna göre düzenlenmesi, yabancı erkek ve kadınların iç içe olmamaları, her iki cinsinde daha rahat yaşamasına ve çalışmasına uygundur.

Bun günkü anlayışta haremliği kötü göstermeniz, sizlerin bu günü anlayışa kendinizi kaptırdığınızı ve bakış açılarınız Kur’an ve sünnet olmadığını gösteriyor.

Ahlak ve ibadet ne kadar güzelse, diğer reddettiğiniz anlayışta o kadar güzeldir. Uygulanırsa toplum rahat eder. Uygulanırsa toplum huzur içinde yaşar.

Bildirilerinde tenkit ettikleri bir diğer mesele, kadınların ikinci sınıf olma iddiaları. Kadınların ikinci sınıf olmasını bir ilahiyatçının söylemesi olacak iş değil.  

Kadın şu anda ezilmektedir. Şu anda kadın şehvet oyuncağı olmuştur. Hiçbir zaman kadın şu anda ki kadar değersizleşmemiştir.

Hangi mesele kadın ikinci konumda söylenmemiş. Mesela, mirastamı ikinci durumda. İslama göre bakmazsan, başkalarının gözüyle değerlendirirsen islamı tenkit etme bahtsızlığına düşersin.

 İslama göre bakarsanız, 3/1 alan kadın, mehir alarak bunu tamamladığını, erkeğinde 3/2 den azaldığını ve eşitlendiğini görürdünüz. Hatta erkeğin dezavantajlı durumu da düştüğünü.

Ayrıca evlenen kadının malından harcama sorumluluğu yok. Ama erkek evine, eşine, çoluk çocuğuna bakmak durumunda. Çünkü evin ve eşinin ve çocuklarının geçimi kendisine ait. Buna göre kadın nasıl ikinci durumda oluyor.

Diyeceksiniz ki şahitlikte böyle bir durum var. Herkes şahitlikten kaçarken kadının yanında bir arkadaşının olması niye yarım olsun. Kadına kolaylıktır. Olaylardan etkilenme ve hissi davranma durum daha yüksek olduğu için, arkadaşı yardımcı olacaktır. Bu kadının yapısına uygun bir hükümdür. İslam, insan yaratılışlarına uygun kurallar koyuyor. Zekeriyya KOCALAN

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

BİR RESİM VE YORUMLAR

İMAM-HATİP LİSELERİ IŞİDÇİ Mİ YETİŞTİRİYOR

15 TEMMUZ GECESİNİN KAHRAMANLARI